Alemlere rahmet olarak gönderilen peygamber efendimiz Hz Muhammed (s.a.v) Rebiul evvel ayının12 gecesi dünyayı teşriflerinin  yıl dönümüdür bizleri bir kez daha bu mevlit gecesine ulaştıran yüce Rabbimize hamd ve Sena olsun ümmeti olma bahtiyarlığına erdiğimiz sevgili peygamberimiz (s.a.v)e âline ve ashabına salat ve selam olsun Mevlid Kandiliniz mübarek olsun.

Öyle doğumlar vardır ki sadece bir haneyi ilgilendirir bir mahalleyi ilgilendirir bir beldeyi ilgilendirir bir bölgeyi ve bir milleti ilgilendirir ama bazı doğumlar vardır ki bir milleti bir devleti bir bölgeyi değil dünyayı hatta kainatı evreni ilgilendirir işte bu doğum efendimiz aleyhissalatu vesselam'ın doğumudur.

Mehmet Akif Ersoy bunu anlatırken 14 asıl evvel yine böyle bir geceydi, kumdan ayın 14'ü bir öksüz çıkıverdi, lakin o hüsrandıki hissetmedi gözler. Kaç bin senedir halbuki bekleşmedelerdi. Evet zaman yaşlanıyor bazı düşünceler köhneleşiyor ve değerden düşüyor fakat insanların sinelerinde Hz Muhammed sevdası ve aşkı her kez daha  açan bir tomurcuk gibi daima tazeleniyor. Maalesef insanlık bugün tam anlamıyla onu tanıyamadı yahut tam manasıyla anlatamadık. Onun hayatını engin hoşgörüsünü tam duyuramadık.

Eğer insanlık onu tanısaydı onun için Mecnun olur yoluna kurban olurdu peşini hiç mi hiç bırakmazdı. İnsanlık tarihinin en önemli olaylarındandır efendimiz aleyhissalatu vesselam'ın dünyaya teşrifleri. O dönemde insanlar her türlü değer ölçülerini yitirmiş yollarını şaşırmış küfür ve haksızlık gönülleri karartmıştı.  Allah'a giden yoldan uzaklaşmışlar sosyal hayat  bozulmuş, ahlak tamamen kokuşmuştu kadınlar esir muamelesi görüyor bir eşya gibi alınıp satılıyor kız çocukları acımasızca diri diri toprağa gömülüyordu. Dünyada insanın en çok ihtiyaç duyduğu şey olan huzur can ve mal güvenliği kalkmış gibiydi işte tam bu sırada insanlığın bittim tükendim dediği bir anda bir kurtarıcının gelmesi bekleniyordu peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem böyle bir zaman diliminde dünyaya geldi bu gecenin sabahı gerçekten nurlu bir sabahtı insanlık için yepyeni bir gün doğmuş aydınlık bir devir açılmıştı.

Bir Fazilet güneşi ve Hidayet meşalesi olan sevgili peygamberimizin gönderilişi yüce Allah'ın bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisidir. Bu hususta kur'an-ı Kerim'de şöyle buyrulmaktadır: "Ey peygamber biz seni bir şahit bir müjdeci bir uyarıcı Allah'ın izniyle kendi yoluna cağıran bir davetçi ve aydınlatan bir kandil olarak gönderdik (azhap 33/45-46). "

Kur'an-ı Kerim'in ifadesiyle o alemlerin rabbinden alemlere rahmet olarak gönderildi  ve sadece insanlığa değil cinler aleminin de peygamberidir. O sadece bir milletin bir kavmin bir bölgenin değil bütün cihanın peygamberi herkesin peygamberidir.

Hz peygamber 23 yıllık peygamberlik dönemi boyunca putperestliğin yerine tevhidi zulmün yerine adaleti düşmanlığı yerine kardeşliği sürtüşmenin yerine dayanışmayı getirme gayreti içinde olmuştur. Toplumda barışın hakim olmasını hedeflemiştir. Doğruluk, nezaket, güvenilirlik adalet hoşgörü ve cömertlik gibi ahlaki davranışlarıyla insanlara örnek olmuştur. Ona karşılık kan davası, gasp, soygun, şiddet, intikam. kin beslemek, içki, kumar, haksızlık, yetim malı yemek, yalan, gıybet, çekememezlik, koğuculuk gibi fert ve toplumun huzurunu bozan davranışlarla mücadele etmiştir.

Bütün bu faaliyetlerinin sonucu olarak vahyin ışığında mükemmel kişiliğiyle ekonomik sosyal kültürel ve ahlaki alanlarda gerçekleştirdiği faaliyetler sayesinde cahiliye olarak nitelendirilen ve temel özellikleri bilgisizlik putperestlik kabile asabiyeti zorbalık zulüm haksızlık başı bozukluk merkezi otoriteden yoksunluk adaletsizlik barış ve nizamdan uzak bir hayat çocukları öldürmek vahşiyane hareketler kan davası gibi davranışları olan bir dönemi kapatarak yerine barış ve huzurun hakim olduğu yepyeni bir toplum oluşturmuştur.

Bugün ona çok ama çok ihtiyacımız var bizler bugün yaşadığımız çağın sevgili peygamberimizin örnekliğine önderliğine rehberliğine her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Bugün onu okumaya onu anlamaya onu yaşamaya ihtiyacımız var bugün peygamberimizin dünyaya gelişini, yetim ve öksüz kılışını, çocukluğunu ve çocuklarla olan ilişkilerini, yeniden öğrenmeye ihtiyacımız var.

Bugün peygamber efendimiz aleyhissalatu vesselam'ın Nezih gençliğini ve gençlerle olan iletişimini öğrenmeye ihtiyacımız var. Bu gece ellerimizi semaya gönlümüzü mevlaya açmayı unutmayalım. Bu gece günahlardan arınma ve bu gece bağışlanma gecesi olduğunu unutmayalım. Kandil gecelerini ihya etmek gönlümüzü ihya etmektir. Böyle günler ve geceler bizler için bir fırsattır bu sebeple bu gece ibadetlerimize yoğunlaşalım.

Bu gece tövbe istiğfar yapalım
Kur'an-ı Kerim okuyalım
Salatü selam getirelim
Kaza veya nafile namazlarımızı kılalım
Büyüklerimizi kabirlerimizi ziyaret edelim
Kimsesizleri yoksulları görüp gözetelim
Dargınları barıştıralım

Ne mutlu bugünün kadir kıymetini bilenlere..


Peygamberimizin hayatı gibi geçirmeye Özen gösterenlere
Ne mutlu bu gecenin hürmetine kendini affettirebilmesini bilenlere ...
Ne mutlu gönlünü Allah'ın Habibi ne açabilenlere ..
Yüce Allah'ın sevgisine hoşnutluğuna ve bağışlanmasına  Ermenin yegane yolu iman ve istikamet üzere Hz peygamberin yolundan gitmektir. Gönüllerinizden  Peygamberimizin sevgisi muhabbeti hiçbir zaman eksik olmasın. Bu vesile ile mevlidi Nebi haftamızın aziz milletimize İslam alemine tüm insanlığa hayırlar getirmesini Rabbimden niyaz ediyorum.
Kandiliniz mübarek olsun